PEKSİMET ARASI - FATİME EFE

Peksimet Arası 

Tofaşçı kornalarıyla uyandım
Başka bir baharı çalmış takvim
Katliamlı bir baharı 
İşgalci, soğuk değil ama kuru geceli bir baharı
Kum taneciklerinin asılı duruşu gökyüzünde
Bütünüyle yaşlanan portremi oynatıyor

Öpüşleriyle dudaklarımı kucaklıyor gece 
Oysa gözleri bir değin olsun değmiyor gözlerime
Meridyenlerin ayırmadığı başka bir gecede esmer kadınla sevişiyor
Ondandır gözleri kapalı
Ve de en güzel kokularını sürünmüş
Islak ter kokularının tatlı geldiği saate çalıyoruz 
Aynı kalemlerle aynı keresteyi boyuyorum
Kenarlarını jiletle yonttum
Cumartesileri gün boyu kart oynuyorum 
Papazların ismini değiştirdim
Kart ekledim ikişer çift tane

Kimse bilmez ama hep aynı fon çalıyor burada
Sözleri olsaydı yağmurlu bir cenazeyi anlatırdı
Cumartesileri değilse dışarı iniyorum
Hiçbir yerde yokum
Ne perdesi aralık evler ne de akrilik cam tuvallerde 
Kalabalığa gömülürken karışıp kaybolmuşumdur 
Sadece geceleri nöbet geçiren yaşlı bir kadına
İnsanlara ölümü hatırlatmak için geziyorumdur kurak şehri
Taburesi yola sarkmış kahve sakinlerini korkutuyorumdur
Sevgililerin sıkıca sarılışı aşktan değil de korkudandır
Kitaptaki profesörü bulursam aşımı çıkarmalı
Maskeyle dolaşırım yahut

Çok çabuk geçiyor ama hiç bitmiyor zaman
Tavana çaktığım kancaya isim aramakla geçirdim son bir haftayı
Onu da bulamadım
Göz doktoruna gitmeli
İsmimi hatırlasam
Ona asardım
Uzun zamandır-iki aydan fazla değil-
Anımsayamıyorum yüzümü
Gazeteleri sökmeli camlardan

Düşünceler göçüğümü kazıyor küreksiz
Sinirleri yakmalı
Akvaryumu çıkarabilsem kafamdan 
O zaman geçecek hepsi 
Bazenleri çeneme kadar çıkıyor
Çekiçle kırmalı
Uyumamalıyım
Aynı gecede sıkışıp kapmalıyım

Akvaryum başımı ağrıtıyor
Boynumdan kırmızı çember çizmiş

Fatime Efe